Okullar, öğrencilerin hem fiziksel hem de duygusal gelişimini korumak amacıyla etkili destek sistemleri oluşturmalıdır. Bir öğrencinin, küçük bir grubun ya da geniş bir okul topluluğunun olumsuz etkilendiği kriz durumları çeşitli sebeplerle ortaya çıkabilir. Krizin ortaya çıkmasını önleyici çalışmalara temel müdahale, bir kriz olduktan sonra etkilerini en aza indirmek için yapılan çalışmalara ikinci derece müdahale ve bir kriz sonrası ihtiyaç duyulan uzun süreli iyileştirme ve takip çalışmalarına üçüncü derece müdahale çalışmaları denir. Bu basamaklar her okulun kendi kaynakları ve koşullarına uygun olarak belirlenmiş olmalıdır. Her okul, kendi özgün ihtiyaçlarına ve kaynaklarına göre, özelleştirilmiş kriz yönetimi süreçleri oluşturmalıdır.
Okulda intihar girişimleri ve/veya intiharla ölüm önemli krizlerden biridir. Bu son derece hassas ve zorlu konu, tüm okulu ve hatta çevresini etkileyebilir. Bu sebeple, öğrencilerine, öğretmenlerine, idarecilerine ve velilerine gereken desteği sağlayabilmek adına okulların, duruma özgü ve kapsamlı yaklaşım planları oluşturması önemlidir.
(Sabancı Vakfının desteğiyle Güzel Günler Klinik'in Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi'nde yürüttüğü Sosyal Duygusal Gelişime Dayalı Okul İklimi Projesi kapsamında geliştirilen PDR Kılavuzu'nda, okul idarecileri, öğretmenler, psikolojik danışmanlık ve rehberlik servisi, veliler ve medya için ayrı ayrı yapılabilecekler listelerini bulabilirsiniz.)
Bir öğrencinin intihar girişimi, tüm okul topluluğunu (öğrencileri, velileri, öğretmenleri ve personeli) derinden etkileyebilir. Ancak, bu zorlu zamanlarda okulun destekleyici çerçevesi, bir arada durma ve başa çıkma becerilerini güçlendirmede etkili olur. Bu süreçte dikkate alınması gereken bazı önemli adımlar şunlardır:
•Farkındalık ve Eğitim: Öğrencilere yardım etmeye hazır olmaları için öğretmenlere destek olmakla başlanabilir. Öğretmenlerin, öğrencilere durum hakkında ne söylemeleri gerektiğini açıklayan senaryolar kullanmak faydalı olabilir. Bu aşamada önceden yapılmış provalar ve oluşturulmuş planlar yardımcı olacaktır. “Neden” olduğuna yönelik açıklamalar yerine bundan sonraki duyguların “nasıl” ele alınacağına ve uyarı işaretlerinin öğrenilmesine yardımcı olan açıklamalar yapılmalıdır. Öğrencilerin duygu ve davranış özelliklerine duyarlı olmak ve yardıma ihtiyaç duyan birini fark etmek önemlidir. Bunun için intihar davranışının risk faktörleri hakkında bilinçlendirme programları düzenlenmelidir. Ailelerin ve öğretmenlerin intihar davranışının erken uyarı işaretlerini fark etmesi müdahale süreci açısından kritik önemdedir. Okul psikolojik danışmanları bu basamaktaki çalışmaların yönetiminde rol alır. Uyku sorunları ve kabuslar, gelecek kaygısı, hem davranışsal hem de akademik sorunlar öğrencilerin okulda yaşanan böyle bir kriz sonrasında verdikleri tepkilerden bazılarıdır. Bir intihar girişimi ya da intihar sonucu ölüm haberine maruz kalan öğrencilerden bazılarının intihar düşünceleri artabilir. Etkilenmesi en muhtemel öğrenciler belirlenmelidir.
•Önleme ve İzleme: Okullar, risk altındaki öğrencileri belirlemek için düzenli olarak öğrencilerin duygusal ve davranışsal durumunu izlemeyi sağlayacak yöntemler kullanmalıdır. Bu, duygusal açıdan zorlanan öğrencilere erken müdahale sağlamak açısından önemlidir. İntihar girişiminde bulunan öğrenciyle yakın ilişkisi olanlar ya da yakın ilişkisi olmasa bile intihar davranışı için önceden risk altında olduğu bilinenlerin en çok etkilenenler olması beklenir. Örneğin, geçmişinde intihar girişimi öyküsü bulunan öğrencilerin okul çevresindeki intihar haberleri sonrası, intihar düşüncelerinde artış olabilir. Bu sebeple intihar düşüncelerinin ve riskinin belirli aralıklarla değerlendirilmesine ihtiyaç vardır. Değerlendirme esnasında öğrencinin gözlemlenebilir davranışlarına ve sözlü iletişim sırasında kullandığı ifadeler dikkat etmek önemlidir. Gerektiğinde okul psikolojik danışmanları, aile ile işbirliği içinde psikiyatrik değerlendirme ve destek için yönlendirme yapabilir. Ancak, psikolojik zorlanmaları olan öğrencilerin, etiketlenme kaygıları nedeniyle, okullarından psikolojik danışmanlık ve rehberlik desteği alamadıkları bildirilmektedir. Bu durum, intihar girişimleri gibi okulda yaşanan kriz durumlarında göz önünde bulundurulması ve dikkatle ele alınması gereken önemli bir konudur.
•Profesyonel Destek: Okullar, öğrencilere ve ailelere profesyonel yardım sağlamak amacıyla psikologlar, rehberlik birimleri ve uzman danışmanları bünyelerinde bulundurmalı veya bu konularda dış destek almalıdır. Risk grubunda olarak değerlendirilen öğrenciler, bir çocuk ve ergen psikiyatristine yönlendirilmelidir.
•İletişim ve Destek Grupları: Okul, öğrencilere açık bir iletişim kanalı sunmalıdır. Öğrencilere duygularını paylaşabilecekleri bir ortam sağlamak duygusal zorluklarla başa çıkmalarına yardımcı olabilir. Yapılacak çalışmalar hem öğrencilerin kendi duygu ve davranış değişimlerine yönelik farkındalık kazanmasını hem de çevresindekilerin erken uyarı sinyallerini fark edebilmesini sağlayabilir ve intihar davranışının önlenmesinde önemli bir rol oynayabilir. Bu iletişim gruplarının büyük okul toplantıları yerine küçük grup veya sınıf tartışmaları şeklinde olması tavsiye edilir. Öğrencilere konuşma, yazma, müzik, sanat eserleri vb şekillerle duygularını ifade etme fırsatları da sunulmalıdır.
•Aile İletişimi: Velilerle iletişim içinde olmak ve iş birliği yapmak önemlidir. Aileler bu süreçte desteklenmeli ve bilgilendirilmelidir. Ebeveynlerin, çocukları ile intihar davranışı hakkında konuşurken gelişimsel açıdan uygun bir dil kullanmaları ve doğru iletişim kurabilmeleri için desteğe ihtiyaçları olabilir.
•Kriz Planları: Okullar, intihar girişimleri gibi kriz durumlarına hızlı ve etkili bir şekilde müdahale etmek için kriz planları oluşturmalıdır. Bu planlar, acil durum ekiplerini içermeli, süreç yönetiminden sorumlu ekiplerin iletişim sıralaması ve görevleri belirlenmelidir. Sonuç olarak, intihar davranışı ve belirtileri hakkında farkındalık yaratmak, koruyucu önlemler almak ve bu tür durumlarla başa çıkmak için her okula özgü kriz planları hazırlamak önemlidir.
Okul ortamında birlikte gerçekleştirilen iyileştirici çabalar, yaşanan zorluklara karşı bir dayanışma örneği oluşturur. Bu çabalar, haftalar ya da aylar sonra öğrencilerin önleyici faaliyetlerin bir parçası olarak, kendi yaşamları ve çevreleri üzerinde olumlu bir etki bırakabilecekleri “umut”larını yeniden canlandıracaktır.
Okulda bir intihar girişiminin nasıl ele alınacağını gösteren bir örnek olarak Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi ve Güzel Günler Klinik iş birliği ile hazırlanmış kaynak kitapçıktan intihar tehdidi karşısında izlenecek prosedürü kitapçığımızın 39.sayfasında inceleyebilirsiniz:
Kaynaklar: Çakar, F. S. (2020). Ergenlerin intihar girişimlerinde risk faktörleri ve psikolojik yardım alma durumlarının incelenmesi. Social Sciences Studies Journal (Sssjournal), 6(68), 3599–3618. https://doi.org/10.26449/sssj.2568 Gökkaya, S. C. (2023). Okul temelli i̇ntihar önleme programlarının i̇ncelenmesi. Ege Eğitim Dergisi, 24(2), 209–223. https://doi.org/10.12984/egeefd.1213519 Önder, M., & Karakaya, D. (2020). Educational needs of parents of adolescent suicide attempters. Hacettepe Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Dergisi, 7(1), 67–72. https://doi.org/10.31125/hunhemsire.715172
Kitapçık için aşağıdaki resim simgesine tıklayınız.