(0212) 351 17 54

Psiko-Terapötik Süreçlerde Drop-out

Psiko-Terapötik Süreçlerde Drop-out

18 August 2023

*Bu yazı Uzman Psikolog Sıla Kumral tarafından hazırlanmıştır.

Danışan ve uzman arasında ittifakın yapılmış olması, danışanın sürecin getirdiği ve getireceği değişiklikleri istemesi, terapistin uyguladığı yönteme ve bilgisine güvenmesi psiko-terapötik süreçlerin verimliliği ve etkinliği üzerinde önemli noktalar arasında gösterilmektedir. Terapötik süreçlerde danışan ve terapist arasında ittifakın temelini terapinin görevi, terapinin amacı ve terapiye bağ yapılandırmaktadır. Araştırmalarda, terapi sürecini devam ettirmeyen veya tamamlamayan danışanların, terapi yöntemi konusunda bir söz hakkı sahibi olmadıklarını ya da yetersiz/faydasız bir süreç içinde olduklarını düşünmelerinin neden olduğu bulunmuştur. Danışanların, sürece karşı kaygılarını terapistleri ile paylaşmakta zorlandığı ve bu nedenle sürecin başlarında erken bırakma eğiliminde oldukları araştırmalarda tespit edilmiştir. Terapötik süreçlerdeki iletişim problemleri, danışanların terapi randevularını çeşitli sebeplerden dolayı unutmaları, maddi durumlar, iş saatleri ile terapi saatlerinin denk gelmesi, fiziksel sağlık problemleri gibi nedenlerle de terapi süreçlerinde sonlanmalar yaşanmaktadır. Bunlara ek olarak, danışan profili bazında bakıldığında danışanın madde kullanıp/kullanmaması, yaşı ve başka bir terapist ile devam etmesi de terapilerin erken sonlandırılmasına neden olan faktörlerdir.

Bu nedenler,

-Terapiyi, kısa sürede ihtiyacının ve sorunun ne olduğunu anlayarak ve fark ederek sonlandıran danışanlar.

-Terapiyi, süreçten fayda görmediğini ve tatmin olmadığını düşünerek sonlandıranlar.

-Terapiyi, süreçle ilgili ve sürecin getireceği durumlara karşı isteksizle sonlandıranlar şeklinde özetlenebilir.

Danışanın kısa sürede ihtiyacın/sorunun ne olduğunu fark etmesi veya belirlenen süre içinde terapiyi sonlandırması durumlarının terapist ve danışanın güçlü bir ittifakı olduğuna gösterge olduğu görülmektedir.

Drop-out olan danışan sonucunda, terapistlerde başarısızlık hissi, moral bozukluğu ve gelir kaybı gibi durumlar yaşanabilmektedir.

Araştırmalar, katılım sağlamayan danışanlarla spesifik danışan koşullarına göre iletişime geçmek, terapistlerin süpervizyon ve eğitim ile desteklenmesi, terapötik ittifaka özen göstermek, terapi sürecini özerk danışana göre belirlemek, terapinin hızını ve gidişatını doğru yönlendirmenin terapilerdeki drop-out’ları azaltabileceğini ortaya koymuştur.

Kaynaklar

  1. Therapy discontinuation in a primary care psychological service: why patients drop out

  2. Premature Dropout From Psychotherapy: Prevalence, Perceived Reasons and Consequences as Rated by Clinicians

  3. When Adolescents Stop Psychological Therapy: Rupture–Repair in the Therapeutic Alliance and Association With Therapy Ending